Özgürlükçü Demokrasi davasında İshak Yasul ve Hicran Urun’a tahliye 

Özgürlükçü Demokrasi davasında İshak Yasul ve Hicran Urun’a tahliye 
Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin beşi tutuklu olarak olmak üzere on dört çalışanının yargılandığı davada mahkeme, tutuklu yargılanan İshak Yasul ve Hicran Urun’un tahliyesine, Reyhan Hacıoğlu, Mehmet Ali Çelebi ve İhsan Yaşar’ın ise tutukluluk hallerinin devamına karar verdi, bir sonraki duruşma 28 Haziran'da İstanbul - Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin beşi tutuklu olarak olmak üzere on dört çalışanının yargılandığı davanın dördüncü duruşması İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Tutuklu sanıklardan gazetenin Yazı İşleri Müdürü İshak Yasul, imtiyaz sahibi İhsan Yaşar ve editörler Mehmet Ali Çelebi ile Hicran Urun duruşma salonunda hazır bulunurken, Reyhan Hacıoğlu ise duruşmaya katılmadı. Savcı, esas hakkında mütalaasını bu duruşmada okudu. Mütalaada sanıkların tutukluluk hallerinin devamı talep edildi. Mütalaanın okunmasının ardından yargılanan gazeteciler savunma yaptı. “Sadece gazetecilik faaliyeti üzerinden yargılanıyoruz” Tutuklu yargılanan İshak Yasul savunmasında, “Tutukluluk süremizin göz ardı edilmemesini istiyoruz. Hiçbir delil yok. Üyelik arıyorsanız tek üyeliğim var o da nüfus müdürlüğüne vatandaş olarak üyeliğim var. Ben neden bir yıldır buradayım? Temel insani haklarımızdan neden mahrum ediliyoruz? Sadece gazetecilik faaliyeti üzerinden yargılanıyoruz” diye konuştu ve tahliyesini talep etti. Yasul’un ardından söz alan tutuklu sanık İhsan Yaşar “Ben açlık grevlerine değinmek istiyorum,” dedi. Mahkeme başkanı ise “Savunmaya gel. Bana açlık grevlerinden bahsetme,” diyerek Yaşar’ın sözünü kesti. Bunun üzerine Yaşar, tahliyesini talep etti. “Kürtlerin deklanşöre basması, haber yazması suç olarak kabul ediliyor” Tutuklu yargılanan Mehmet Ali Çelebi ise savunmasında şunları söyledi ve tahliyesini talep etti: “İletişim özgürlüğümüz kısıtlanıyor. Cezaevi koşulları ağır. İnsanlar itiraz edince tecrite alınıyor. Onlarca insan cezaevinde açlık grevi yapıyor. Bulunduğumuz koğuşta Cihan Demir açlık grevinde eriyor.” Çelebi açlık grevlerinden bahsederken mahkeme başkanı sözünü keserek, “Savunmanı soruyoruz açlık grevini değil” dedi. Çelebi bunun üzerine savunmasını şu sözlerle sonlandırdı: “Kürtlerin kalem tutması, deklanşöre basması, haber yazması suç olarak kabul ediliyor. Gazetecilik suç değildir. Hiçbir güç basın ve gazetecilik ile halk arasında bariyer olmamalıdır. Bizim hakkımızda somut karine olmamasına rağmen soyut sebeplerle iddia konulmuş.” Tutuklu yargılanan Hicran Urun ise “Burada yargılanan gazetecilik. Bizler de gazeteciliği savunmaya çalıştık. Türkiye’deki basın davaları adaletin utancıdır,” diyerek tahliyesini talep etti. Tutuksuz yargılanan Pınar Tarlak ve Ramazan Sola ise savunma için ek süre talep etti. Avukat Özcan Kılıç, “Siyasal argümanlara dayalı iddianamelere son zamanlarda çok rastladık” dedi ve savunma için ek süre talep etti. Pınar Tarlak’ın avukatı Meral Hanbayat da ek süre talep etti. İshak Yasul’un avukatları Nurefşan Torunoğlu Yasul, Müslüm Kocaoğlu ve Taha Enes Yasul da ek süre talep etti. Beyanda bulunan Müslüm Kocaoğlu, “Yargılama boyunca iddiaların sadece iddia aşamasında kaldığı açık ve nettir” dedi. Avukat Taha Enes Yasul ise mütalaayı “vicdandan ve insanlıktan uzak” olarak değerlendirdi. Mahkeme başkanı avukatın sözünü keserek, “İfadelerinize dikkat edin. Böyle konuşamazsınız,” diyerek kendisini uyardı. Karar için verilen aranın ardından mahkeme İshak Yasul ve Hicran Urun’un tahliyesine, Reyhan Hacıoğlu, Mehmet Ali Çelebi ve İhsan Yaşar’ın ise tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 28 Haziran günü saat 10:30’da görülecek. Ne olmuştu? 28 Mart 2018 tarihinde kayyım atanan Özgürlükçü Demokrasi gazetesi 8 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılmıştı. Kayyım atanmasının ardından gazete çalışanlarına yönelik yapılan operasyon ile 6 gazeteci tutuklanmış, 14 kişi hakkında ise dava açılmıştı. Davanın ilk duruşması 12 Eylül 2018 tarihinde İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmüştü. İlk duruşmada mahkeme tutuklu Pınar Tarlak’ın denetimli serbestlik ile tahliyesine, diğer tutukluların tutukluluk halinin devamına karar vermişti. İkinci duruşma 6 Aralık 2018’de yapılmış ve tutukluların tutukluluk haline karar verilmişti. 21 Şubat 2019’da yapılan üçüncü duruşmada da tutuklu gazeteciler yine tahliye edilmemişti. Özgürlükçü Demokrasi gazetesi davasının 67 sayfalık iddianamesinin büyük bir kısmı Türk Silahlı Kuvvetlerinin Afrin’e yönelik askeri operasyon sırasında yapılan haberlere atıfta bulunuyor.
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.