Arşiv

MLSA’dan SETA Vakfı'nın gazetecileri hedef gösteren raporu ile ilgili suç duyurusu

MLSA’dan SETA Vakfı'nın gazetecileri hedef gösteren raporu ile ilgili suç duyurusu
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Siyaset, Ekonomi ve Toplumsal Araştırmalar (SETA) Vakfı hakkında geçtiğimiz hafta sonu sosyal medya üzerinden duyurduğu “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” başlıklı raporda gazetecileri fişlediği ve hedef gösterdiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. MLSA’nın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusunda SETA’nın hazırladığı raporun “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama,” “kişisel verilerin kaydedilmesi,” ve “suç işlemeye teşvik” suçlarının unsurlarını taşıdığı belirtildi. Sunulan dilekçede yargı organlarının yasal sorumluluğu hatırlatılırken, hedef tahtasına konan ve tehdit edilmek istenen gazetecilerin haklarının korunması ve gazetecilerin hukuka aykırı olarak kişisel verilerini kamuoyu ile paylaşan, gazetecileri fişleme yolu ile kamuoyu nezdinde hedef gösteren bu vakıf hakkında yasal işlem yapılması talep edildi. MLSA Eş-Direktörü avukat Veysel Ok, suç duyurusu ile ilgili olarak şöyle konuştu: “SETA Vakfı’nın sosyal medya hesapları üzerinden paylaştığı bu belge bilimsel bir rapor olmaktan uzak olup, bağımsız habercilik yapan gazetecilerin fişlenmesi ve haber anlayışlarının sorgulanmasını içeren, onları terörle ilişkilendiren ve polis fezlekesini andıran bir belgedir. Gazetecilerin kişisel verilerinin, özgeçmişlerinin, yaptıkları haberlerin, tweet’lerinin hatta retweet’lerinin derlenerek kamuoyu ile paylaşılması onları hedef olarak göstermektir. Belgenin kurgusu ve mantığı da budur. Biz de MLSA olarak SETA Vakfı’nın bu raporu için yargı önünde hesap vermesini talep ettik. Ayrıca biz bu tarz büyük bir ‘andıç’lamayı 28 Şubat’ta da gördük. O dönemde fişlenen gazeteciler ve insan hakları aktivistleri yargı yoluyla taciz edildi. Hatta Akın Birdal’a yönelik bir suikast girişimi oldu. Bu yönüyle SETA Vakfı’nın hazırladığı bu belge, aynı zamanda gazetecilerin can güvenliğini de tehlikeye  atmaktadır.” Gazetecilik faaliyetinin ve gazetecilerin sosyal medya paylaşımlarının adeta kriminalize edildiği ve iddianame gibi hazırlanmış olan raporda BBC Türkçe, Deutsche Welle (DW) Türkçe, Voice of America (VOA) Türkçe, Sputnik Türkiye, Euronews Türkiye, CRI (Çin Uluslararası Radyosu) Türk ve Independent Türkçe kurumlarının yayın politikaları ile ilgili fişlemeye varan tespitler ve bu kurumlarda çalışan Türkiyeli gazetecilerin listesi bulunuyor. Listedeki gazetecilerin özgeçmişi ve sosyal medya paylaşımlarındaki eğilimlerin tek tek listelenerek gazetecilerin sosyal medya sayfalarından ekran görüntüleri de eklenmiş.  Meşru gazetecilik faaliyetinin ve sosyal medya paylaşımlarının gayrimeşru gösterilmeye çalışıldığı raporda RSF Türkçe, Evrensel, BirGün ve Gazete Duvar hesaplarının paylaşımlarını retweet’lemek “hükümet karşıtı bir duruşa sahip olduğunu göstermek” olarak nitelendirildi. İçinde gazeteciler hakkında “hükümet karşıtı bir dili olduğu açıktır” ve “spekülatif konular üzerinden hükümete yönelik yaptığı suçlayıcı iddialarla dikkat çekmektedir” gibi ifadelerin geçtiği rapor, uluslararası kurumlarda çalışan Türkiyeli gazetecileri açıkça hedef gösterdiği iddia edilerek toplumun pek çok kesimi tarafından eleştirdi. Pek çok gazeteci ve vatandaşın eleştirdiği rapor ile ilgili olarak Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) da bir suç duyurusunda bulundu. SETA Vakfı ise gelen tepkilere yönelik yaptığı açıklamada raporun “bilimsel” bir çalışma sonucu yazıldığı ve muhalif gazetecileri fişlemeye yönelik bir çalışma olmadığını iddia etti.
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.