Büşra Genel
Ankara’da 19 Mart eylemlerine katılan 23 üniversite öğrencisi hakkında açılan davanın ilk duruşmasında sanıklardan bir kısmı gözaltı sırasında çıplak aramaya maruz bırakıldıklarını belirterek, salonda bulunan silahlı polis memurları eşliğinde savunma vermeyi reddettiklerini söyledi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından gerçekleşen 19 Mart eylemlerine katılan, şafak operasyonu ile gözaltına alınan 23 üniversite öğrencisi hakkında, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen dağılmama” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması Ankara 33.Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Kimlik tespitinin yapılmasının ardından duruşma salonunda bir kısım sanık ve avukatı hazır bulundu. Salonda silahlı polis memurlarının bulunmasına itiraz eden sanık avukatları polis memurlarının kimlik tespitlerinin yapılmasını talep etti.
Sanık avukatları huzurda bulunan diğer sanık müdafileri adına söz alarak şöyle konutu:
“Dosyada çıplak arama iddiası bulunan sanıklarla birlikte duruşma salonunda kanuna aykırı biçimde silahlı polis memurları bulunmaktadır. Polis memurlarının duruşmasından çıkarılmasını ve kimlik tespitlerinin yapılmasını talep ediyoruz. Aynı zamanda duruşma salonun yetersizliği ortadır. Sanıklar ayakta polis memurları ile yan yana durmaktadır. Bu durum sanıkların kendilerini sağlıklı biçimde savunmalarına engeldir. Adil yargılamanın ihlal edilmemesi için taleplerimizin değerlendirilmesi ve savunmaya geçirilmesini istiyoruz.”
"Savunma yapmayı reddediyoruz"
İtirazların ardından mahkeme başkanı savunmalara geçti. Salonda hazır bulunan sanıklardan bir kısmı ortak verdikleri savunmada, “Gözaltına aldığım sırada çıplak arama işkencesine maruz bırakıldım. Silahlı polis memurları ile aynı ortamda bulunmam adil savunma hakkımı ihlal etmekte bu koşullarda savunma vermeyi reddediyorum. Emniyette verdiğim ifadeyi tekrar ediyorum” şeklinde konuştu.
Sanık Deniz Benzer’in avukatı Zeki Avcı, yargılanan sanıklardan bazılarının sürekli olarak polis memurları tarafından aranarak taciz edildiğini belirterek, “Kendisini kolluk kuvveti olarak tanıtan kişiler, sanıklara ve ailelerine ulaşarak taciz etmektedir. Bu sebeple biz polis memurlarının salonda bulunmasını kabul etmiyoruz. Bu koşullar altında savunma yapmayı reddediyorum” dedi.
Bir kısım sanık avukatı Ümran Hakverdi, dosyada çıplak arama iddiası bulunduğunu ve 7 kadın öğrencinin çıplak arama işkencesine maruz kaldığını belirterek, şöyle konuştu:
“Emniyet dahi çıplak arama iddiasını soruşturma aşamasında iken siz bu salonda silahlı polis memurlarını çıkarmıyorsunuz. Salonda bulunan polislerin kimlik tespitleri yapılmadığı için işkence yapan memurlar olup olmadığı belirlenmesi mümkün değil. Tüm bunların gözetilmesini talep ediyorum ve savunma yapmayı reddediyorum”
Mahkeme başkanı, bir sonraki duruşmayı 7 Mayıs 2026 tarihine ertelendi.

