Haberler

COVID-19 geçiren Dr. Chen: “Sağlık çalışanları, kendinizi ihmal etmeyin!”

COVID-19 geçiren Dr. Chen: “Sağlık çalışanları, kendinizi ihmal etmeyin!”
Haber: Burcu Karakaş Video: Kazım Kızıl 
Dr. Yale Tung Chen, İspanya’da görev yapan bir acil doktoru… Başkent Madrid’deki La Paz Üniversitesi Hastanesi’nde çalışan doktora, 9 Mart’ta COVID-19 tanısı kondu. Aynı gün evinde karantinaya giren Dr. Chen, “hasta başı ultrason” olarak bilinen cihazla çektiği akciğer filmlerini günden güne değişen semptomlarıyla beraber sosyal medyadan düzenli olarak paylaştı. 35 yaşındaki Chen’in iyileşmesi, üç haftayı buldu.  [embed]https://www.youtube.com/watch?v=HGFN403YTxE&feature=youtu.be[/embed]

“Şahane hissediyorum! Artık tamamen iyileştim”

İspanya, İtalya gibi salgını ağır geçiren ülkelerden… İspanya'da 8 Nisan’da açıklanan verilere göre, 24 saatte 757 hasta daha hayatını kaybetti. Aynı günün sonunda COVID-19 salgını nedeniyle ölenlerin sayısı, ülke genelinde 14 bin 555 oldu. İspanyol doktor, her şeyin birden bire geliştiğini anlatıyor. İspanya, 14 Mart’ta sokağa çıkma yasağı ilan etmişti. Bu yasak, vakalarda ciddi düşüş yaşanmaması nedeniyle 26 Nisan’a kadar uzatıldı. Sokağa çıkanlara tepki gösteren yalnızca para cezası kesen polis değil. BBC’nin haberine göre, sokakta gezenlere yumurta atanlar var! Dr. Yale Tung Chen, virüsü acil servise gelen hastalardan kaptığını düşünmüyor.  “Bir meslektaşımdan kaptığımı düşünüyorum. Hastalara bakarken en başından beri koruyucu kıyafetler giyiyorduk. Bu nedenle hastadan bulaşmış olması zor.” Hastanede çalıştığı bir gün kendini kötü hissedince test yaptırmaya karar vermiş. Yalnızca ailesine değil, meslektaşlarına da bulaştırmaktan korkmuş.  “Soğuk algınlığı gibiydi. Kuru öksürük, halsizlik, düşük ateş, kas ağrıları… Parasetamol aldığımda çalışmaya devam edebiliyordum. Hafif semptomlu COVID-19 hastalarını görünce test yaptırmaya karar verdim.” Test sonucu pozitif gelince ailesinden ayrı, kendisini izole etmeye başlamış. İşte o gün, evinde bulunan ultrason cihazı ile akciğerlerinin ilk filmini çekmiş. Sosyal medyada paylaşma fikri ise esasen diğer ülkelerde COVID-19 ile mücadele eden sağlık çalışanlarını bilgilendirme arzusundan ileri gelmiş.  “Bu pandemide hepimiz aynı gemideyiz. Birbirimize en hızlı şekilde bilgi paylaşımında bulunarak yardımcı olmalıyız.” Çok ağır halsizlik, koku ve tat kaybı, ishal… Hastalığın tavan yaptığı dönemde karşılaştığı semptomları anlatırken bunları sıralıyor. Tanı konduktan sonra ikinci haftanın başında bahsettiği semptomlarla mücadele etmeye başlamış.  O, meslektaşlarına hastalığın seyri konusunda fikir vereceğini düşünerek sosyal medyadan paylaşım yapmaya başlamışken, beklemediği bir biçimde Twitter kullanıcılarından da duygu dolu mesajlar almaya başlamış: “Böyle bir etki yaratacağını hiç düşünmemiştim. Sadece hasta olabilecek kişiler ve özellikle doktorlar için paylaşım yapıyordum. Ama insanlar bir anda sağlığımı, iyileşip iyileşmediğimi merak eder oldu. Bunun için her zaman müteşekkir olacağım.” Genelde beşinci günde hastalığın nasıl seyredeceği konusunun netleştiğini söylüyor. Yani beşinci günden sonra çoğunlukla semptomlar ya ağırlaşıyor ya da hafifliyor. Twitter hesabından paylaştığı akciğer filmlerinde de, hastalığın seyrin,i takip edebilmek mümkün. İkinci haftanın sonunda akciğerlerindeki durumun kötüleştiğini anlatıyor. Bahsettiği günler, kuru öksürükle beraber halsizliğin de arttığı günler…  “Üçüncü haftada akciğerlerimde bakteriyel enfeksiyon oluştuğunu düşünüyorum ki 14. günden sonra sık görülen bir semptom bu. Bu süreçte başka bir ilaç almaya başladım, iyileşme sürecim de zaten bu ikincil enfeksiyon nedeniyle uzadı.” Dr. Chen, ancak ikinci haftadan sonra iyileşme emareleri görmeye başlamış. En belirgin iyileşme belirtilerinden biri, çoğu hastalıkta olduğu gibi, iştahının geri gelmesi… Yeniden test yaptırdığında yanılmadığını görmüş. Test sonucu, negatif çıkmış.   İyileşmesiyle işinin başına yani yüzlerce hastanın tedavi gördüğü acil servise dönmesi mümkün olmuş. Bu durum, hastalığı geçiren hekimlerden biri olarak ön saflarda salgınla mücadeleye kaldığı yerden devam etmesi anlamına geliyor.  Doktor, dünyayı kasıp kavuran salgınla ilgili önemli bir noktaya değiniyor. Esas sıkıntının hastalık değil, hasta sayısı olduğunu, tam da bu nedenle gerekmedikçe sokağa çıkılmaması gerektiğini vurguluyor.  “Fedakarlıkta bulunarak evde kalan İspanyol halkına sağlık çalışanları olarak çok minnettarız. Çünkü evde kalmaları, bizlere daha iyi tedavi imkânı sağlayabildiği için oldukça yardımcı oldu.” Salgının henüz başında olan meslektaşlarına tavsiyesini soruyorum. Yüzü birden ciddileşiyor ve bu süreçte öğrendiği en önemli sırrı paylaşır gibi konuşuyor: “Bizlerin sağlıklı olması çok önemli. Kendilerini ihmal etmesinler ve virüs kaptıkları zaman hemen izole olsunlar. Sağlık çalışanlarının kendilerini karantinaya alması çok ama çok önemli!”
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.