Duruşma Haberleri

Gazeteci Meşale Tolu, sekiz ay tutuklu kaldığı davada beraat etti

Gazeteci Meşale Tolu, sekiz ay tutuklu kaldığı davada beraat etti
Gazeteci Meşale Tolu’nun da aralarında bulunduğu 23 kişinin “terör örgütü üyeliği” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamalarıyla yargılandığı davanın 17. duruşması 17 Ocak’ta İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Meşale Tolu ve eşi Suat Çorlu ile birlikte 19 sanık tüm suçlamalardan beraat ederken mahkeme, dört kişiye hapis cezası verdi. Çevirmen ve gazeteci Meşale Tolu’nun "terör örgütü propagandası yapmak" ve "terör örgütü üyeliği" suçlamalarıyla yargılandığı davanın karar duruşması Çağlayan’daki 29. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanık Sinan Aktaş ile avukatların hazır bulunduğu duruşmayı Almanya Konsolosluğundan yetkililer, Yeşiller Partisi milletvekili Max Lucks ve RSF Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu da takip etti.

‘Fotoğraf paylaşmak propaganda sayılamaz’

Esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunma yapan Aktaş, "Beş yıl önce üniversite öğrencisiyken evim basıldı ve sonrasında tutuklandım. Tutuklanma ve devam eden mahkeme süreci eğitim hayatımın sekteye uğramasına neden oldu. Beraatimi talep ediyorum." dedi. Daha sonra söz alan sanıklardan Deniz Havuç’un avukatı Mehmet Erbil ise, polis fezlekesinde savcının önüne getirilenlerin mütalaada tekrar edildiğini ifade etti. Erbil, “Müvekkilimin babası inşaat işçisidir. Ev baskınında bulunan gaz maskesi denilen aslında toz maskesidir. İş malzemesi olarak kullanılan eşyaların suç aleti gibi düşünülmesi mümkün değildir. Müvekkile yönelik suçlamalar arasında IŞİD tarafından öldürülen arkadaşının fotoğrafını Facebook hesabında paylaşması da yer alıyor. Fotoğraf paylaşmak örgüt propagandası sayılamaz. Beraatine karar verilmesini talep ediyoruz”  diye konuştu.

‘Suç işlendiğine dair delil yok’

Mütalaaya beraat yönünden katıldıklarını ancak gerekçenin yetersiz olduğunu belirten gazeteci Meşale Tolu’nun avukatı Keleş Öztürk, soruşturmanın “yalan imparatorluğu” üzerine kurulu olduğunu söyledi. Öztürk sözlerine şöyle devam etti: “1 Mayıs eylemi sonrasında Emniyetin yazısında 25 kişinin ismi verilerek delillere el konulması yazıyor. Savcılık araştırma yapmadan Emniyetin yazısını olduğu gibi karar haline getirmiştir. Emniyet yazısındaki uzun namlulu silahlar ortada yok. Araştırılmadan soruşturulmadan insanlar mağdur edilmiştir. Delillerin tamamı, sanıkların gözaltında olduğu süre içerisinde oluşturulmuştur. Sanıkların suç işlediğini gösteren hiçbir delil yok.” Dosyanın istihbari bilgiye dayanarak başlatıldığını söyleyen avukat Mustafa Taylan Savran, “Mütalaanın bütün şahıslar yönünden benzer nitelikli hazırlanması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.  Savran, "Yorumlarla devam eden esas hakkındaki bir mütalaa ile karşı karşıyayız. Müvekkilim Birol Kurt, anma etkinliğinde pankart tuttuğu için mütalaada örgüt propagandası suçundan cezalandırılması talep ediliyor. Mütalaa, iddianamenin tekrarı niteliğinde. Hangi delillerin propaganda suçuna delil gösterildiği belirtilmiyor. İddianame de mütalaa da hukuki dayanaktan yoksun. Müvekkillerim Sinan Aktaş, Deniz Avuç, Birol Kurt'un  beraatine karar verilmesini talep ediyorum” diye konuştu.

‘Cenazaye katılmanın suç olmadığıyla ilgili Yargıtay kararları var’

Dosyada eylemlere ilişkin kolluk tutanağı, soruşturma, kovuşturma belgelerinin yer almadığını belirten avukat Gülhan Kaya ise savcılığın örgüt üyeliği değerlendirmesini olumlu bulduğunu söyledi. Kaya, “Ezilenlerin Sosyalist Partisi'nin yasal bir parti olduğu ve eylemlerine katılmanın suç oluşturmayacağı mütalaasına katılıyorum. Müvekkilim Ali Aykul, Hasan Ocak dosyasının zaman aşımına uğramaması ile ilgili yapılan eyleme katılmaktan örgüt propagandası ile suçlanıyor. Diğer müvekkilim Suat Çorlu’nun ise bir fotoğrafı sosyal medyada paylaştığı için propaganda suçlaması ile cezalandırılması talep ediliyor. Bizim dosyamızda da adı geçen kişilerin cenaze törenlerine katılmanın suç olmadığı ile ilgili davada İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi beraat kararı verdi. Yargıtay 16. Ceza Dairesi kararlarına atıf yapılarak beraat kararı verilen davalar var. Beraat talep ediyoruz." dedi. Dosyadaki hukuksuzluğu meslektaşlarının özetlediğini söyleyen avukat Ekin Baltaş ise, “Karar verecek olan kolluk fezlekeleri değil, mahkemelerdir” dedi. Yaklaşık üç saatlik aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, gazeteci Meşale Tolu ve eşi Suat Çorlu'nun aralarında bulunduğu 10 kişinin “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” suçlamalarından beraatine karar verdi. Mahkeme, Serkan Okatan ve Deniz Havuç’u ise "silahlı terör örgütü adına suç işlemek" ve “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet” suçlarından 6'şar yıl 5'er ay 15'er gün hapis cezasına çarptırarak Havuç ve Okatan'ın yurt dışına çıkış yasaklarının devamına hükmetti. Mahkeme sanık Ali Aykut’u “terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün, aynı suçtan Serkan Zorlu'yu ise 10 ay hapis cezasına çarptırdı ve cezaları erteledi.
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.