EYLEM SONBAHAR
Savunmanlığını MLSA’nın üstlendiği insan hakları savunucusu Nurcan Kaya’nın yargılandığı davada savunma yapan avukat Veysel Ok, Kaya'nın telefonu dinlenirken şüpheli sıfatında olmadığını ve bu kayıtların suç unsuru bulunmadığı gerekçesiyle imha edildiğini söyledi.
İnsan hakları savunucu, avukat Nurcan Kaya’nın "örgüt üyeliği" ve "terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet" iddialarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
HDK soruşturması kapsamında 18 Şubat 2025 tarihinde gözaltına alınan Kaya hakkında 21 Şubat günü ev hapsi kararı verilmişti. 15 Mayıs'ta düzenlenen tensip zaptıyla ev hapsi kararını kaldıran mahkeme, yurt dışına çıkış yasağı ve haftada bir gün imza atma şeklindeki adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasına karar vermişti.
Avukat Sidar Gümüş ile MLSA Eş Direktörü avukat Veysel Ok ve Hazal Sümeli'nin hazır bulunduğu duruşmaya Nurcan Kaya SEGBİS aracılığıyla Diyarbakır Adliyesi'nden katıldı.
'HDK üyeliğini gösteren bilgi ve belge yok'
Kimlik tespitinin ardından savunmasına başlayan Kaya, "Suçlamaları kabul etmiyorum. Ben avukatım aynı zamanda araştırmacı, köşe yazarı olarak çalışmalarım oldu ve bu çalışmalarım devam ediyor. Türkiye'de de çeşitli sivil toplum kurumlarında hukuk koordinatörü olarak çalıştım. Meslek hayatım da eğitimim de insan hakları hukuku, aktivizm ve yazarlık üzerine kurulu" dedi. "Savcılıkta dahi ellerim kelepçeli ifade verdim" diyen Kaya şöyle devam etti: "Bu iddianamedeki örgüt üyeliği suçlamasına konu dinlemeler yapılırken ben soruşturmada şüpheli dahi değilim. Hukuka aykırı dinlemelerle ilgili avukatlarım detaylı anlatacaktır. Kötü niyetle alıntılanan telefon kayıtları söz konusu. Yaptığım hukuk danışmanlıkları, yazarlık ve aktivizm faaliyetleri ile arkadaşlarımla olan konuşmalarım dosyaya konulmuş. Hiçbirinde hukuka aykırılık yok. HDK üyeliği olduğunu gösteren bilgi ve belge yok. Bir eylemi izlemeye gitmemin veya yaptığım konuşmaların HDK ile bir ilgisi yok. Ben ne bir örgüte katıldım ne de bir hiyerarşi içinde bulundum"
"Yasal bir derneğe bağış yaptım'
Kaya "terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet" suçlaması konusunda da "Rojava Derneği yasal olarak kurulmuş ve KHK ile kapatılana kadar çalışmalarına devam etmiş bir dernek. Yasal olarak faaliyet yürüten bir derneğe bağış yaptım. Bundan daha doğal bir şey göremiyorum. Ayrıca Rojava derneğine bağış yapan insanlara açılan soruşturmalar takipsizlikle sonuçlanmış, bazı davalarda da beraat kararı verilmiştir" dedi ve hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti.
Avukat Ok: 'Bir kişiye örgüt üyeliği suçlaması yapılması için öncelikle bir örgütün olması lazım'
Avukat Veysel Ok, müvekkili Kaya'nın HDK ile bağlantısı olduğu iddiasını kabul etmediğini belirterek şöyle konuştu: "HDK'nin eş başkanları milletvekili ve çözüm komisyonunda aktif olan kişilerdir. Bir kişiye örgüt üyeliği suçlaması yapılması için öncelikle silahlı bir örgüt olması lazım. İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi Yargıtay'a 'HDK bir terör örgütü müdür?' diye sormuş. Yargıtay da 'Böyle bir terör örgütü yoktur' yanıtını vermiş. Müvekkilin HDK ile doğrudan bağlantısı olduğuna dair dosyada hiçbir şey yok, kendisi bir torbaya atılmış. Şunu da sormak gerekir ki HDK bir terör örgütüyse devlet neden toplantılarına izin veriyor? Bu büyük bir çelişkidir."
'Telefon kayıtları imha edilmiş'
Müvekkilinin telefonu dinlenirken şüpheli sıfatında olmadığını belirten Ok, şüpheli olmayan bir kişinin dinlenilmesinin suç olduğunu söyledi. Ok, "Bu telefon kayıtları suç unsuru bulunmadığı gerekçesiyle imha edilmiştir. Bu kayıtlar bize ait değil dediğimizde siz kayıtlara bakmak isteseniz kayıtlar yok, polisler kayıtları imha etmiş" dedi. Devam eden Ok, "Telefon kayıtlarının dinlenilmesinin üzerinden 13 yıl geçmiş. Bu dosyayla ilgili AYM başvurumuz var. Bu konuda çıkacak karar hepimizin vergilerinden ödenecek. Kayıtlarda gösterilen kişilerle tamamen mesleki ve haber alma amaçlı görüşülmüştür. Müvekkilin kendi müvekkilleriyle görüşmeleri dahi dosyada yer almaktadır" diye konuştu.
'Devlet izin verdiği derneğe bağış yapanları suçlamayaz'
"Devlet vatandaşına tuzak kurmaz" diyen Ok, "Devlet bir derneğe izin verip o derneğe bağış yapanları sen bu derneğe bağış yaptın diye suçlayamaz. Müvekkile bu dernekle ilgili soru sorulmamış ama iddianamede yer alıyor. Şu aşamada her iki adli kontrolün de kaldırılmasını talep ediyoruz" sözleriyle savunmasını sonlandırdı.
İmza atma yükümlülüğü kaldırıldı, yurt dışı yasağı devam
Savcı, adli kontrol tedbirlerinin devamına ve esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın tarafına gönderilmesini talep etti.
Mahkeme, Nurcan Kaya hakkındaki imza atma şeklindeki adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar verdi. Yurt dışına çıkış yasağının devamına hükmeden mahkeme, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın iddia makamına gönderilmesine karar verdi. Duruşma 18 Aralık'a ertelend
