Mardin - Gazeteci Ahmet Kanbal’ın “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine hakaret” suçlamalarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 10 Aralık’ta Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.Mahkeme, Musa Çitil'in katılma talebini kabul etti ve Kanbal ile avukatının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için ek süre vererek davayı 2 Şubat 2022 tarihine erteledi.İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin’in Batman’da İpek Er’e tecavüz ederek, ölüme sürükleyen uzman çavuş Musa Orhan'a ilişkin Artı Gerçek'e verdiği söyleşiyi kendi sosyal medya hesabından Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Ahmet Kanbal hakkında Jandarma Genel Komutan Yardımcısı Musa Çitil’in şikâyeti üzerine açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü. Jandarma Genel Komutanı Yardımcısı Korgeneral Musa Çitil’in şikayeti üzerine Aydın 3. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada gazeteci Kanbal, “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine hakaret” ile suçlanıyor. Davanın gazeteci Kanbal'ın ikamet ettiği kentte değil, şikayetçi olan Çitil'in ikamet ettiği Aydın'da açılması nedeniyle gazeteci Ahmet Kanbal ve avukatı, duruşmaya Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonundan SEGBİS üzerinden katıldı. Fakat Mardin Adliyesinde SEGBİS sisteminin yoğun olması nedeniyle duruşma iki saatlik gecikmeyle başladı.
Avukat Erdal Kuzu, dosya için yetkisizlik kararı verilmesini istedi
Duruşma, kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okuması ile başladı. Şikayetçi Musa Çitil'in, duruşmaya katılmayacağına ve gazeteci Kanbal'ın yokluğunda cezalandırılmasına ilişkin mahkemeye gönderdiği maharet dilekçesi okunarak dava dosyasına konuldu. Duruşmada ilk olarak söz alan Kanbal’ın avukatı Erdal Kuzu, müvekkilinin beyanı alınmadan önce davaya ilişkin usul eksikliğine dair itirazlarda bulunacağını söyledi. Müvekkilinin yaptığı paylaşım hakkında müşteki Musa Çitil’in bir şikayetinin olmadığına dikkat çekerek Çitil hakkında yapılan haberlerle ilgili yürütülen başka bir soruşturma kapsamında müvekkili hakkında soruşturma açıldığına dikkat çekti. Müşteki Çitil’in müvekkilinin yaptığı paylaşımdan haberdar olmadığını, yalnızca suçlama konusu yapılan haberlerle ilgili genel bir şikayette bulunduğunu ifade eden Kuzu, bu nedenle mahkemenin bu davada yetkisizlik kararı vererek müvekkilinin suçlama konusu yapılan paylaşımın şikayet edilmesi durumunda dosyanın müvekkilinin ikamet ettiği Mardin’e gönderilmesi gerektiğini söyledi. Gazeteci Kanbal, avukatının beyanlarına katıldığını söyledi. Kanbal, bu davanın basın ve ifade özgürlüğüne karşı açılan bir dava olduğunu söyleyerek yetkisizlik kararı verilmesini istedi. İddia makamı, gazeteci Kanbal’ın yargılandığı esas mahkemenin Aydın’da olduğunu ileri sürerek bu talebini reddedilmesini istedi. Karar için duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme, yargılamada yetkinin kendilerinde olduğunu belirtti ve yetkisizlik kararı verilmesi talebini reddetti.
Ardından savunma için söz verilen gazeteci Ahmet Kanbal, davada suç unsuru olarak gösterilen paylaşımın, Musa Çitil’in yargılandığı davada mağdur tarafın avukatlığını yapan bir avukatın bir gazeteci meslektaşına verdiği röportajdan ibaret olduğunu hatırlatarak, bu beyanları yorum yapmadan paylaştığını söyledi. Gazeteci olduğunu ve bu paylaşımı mesleki bir refleks ile yaptığını vurgulayan Kanbal, kimseyi hedef göstermediğini, kimseye hakaret etmediğini söyleyerek Musa Çitil’in tanınan bilinen bir kişi olduğuna ve 90’lı yıllarda Mardin’de görev yaptığı dönemde hakkında birçok dava açıldığına dikkat çekti. “Burada yargılanan gazetecilik faaliyetinin kendisidir” diyen Kanbal, Çitil’in davaya katılma talebinin reddedilmesi ve hakkında beraat kararı verilmesini talep etti.Kanbal’ın avukatı Erdal Kuzu, Musa Çitil’in 90’lı yıllarda Mardin’de işlenen birçok cinayetten beraat etmiş olsa da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Aydın vs. Türkiye ve Tekin vs. Türkiye gibi yaşam hakkı ve işkence başvurularında verdiği ihlallerinin fiillerinin sorumlusunun Musa Çitil olduğunu hatırlatarak, Musa Çitil’in bu davalarda teknik olarak beraat etmediğini vurguladı. Bu tür suçlamalarla yargılanan kamu görevlilerinin eleştirilmesinin doğal olduğunu, hatta daha sert eleştirilmeleri gerektiğine işaret eden Kuzu, gazeteci olan müvekkilinin, meslektaşı da olan bir avukatın yaptığı röportajı paylaşarak kimseyi hedef göstermediğini ve kimseye hakaret etmediğini vurguladı. Kuzu, müvekkilinin gazeteci olduğuna dair belgeleri ve davada şikayetçi olan Çitil’in eylemleri ile ilgili AİHM’in verdiği ihlal kararlarını duruşma arasında mahkemeye göndereceklerini söyledi.
Savcı: ‘Musa Çitil, Musa Orhan ile ilişkilendirilerek Çitil’in onur ve saygınlığı zedelenmiştir’
Davaya ilişkin görüşü istenen iddia makamı, esas hakkındaki mütalaasının hazır olduğunu ve mahkemeye sunacağını söyledi. Savcı mütalaada, Kanbal’ın suçlama konusu yapılan paylaşımla Mardin’in Derik ve Diyarbakır’ın Sur ilçesinde terörle mücadele görevi yapan Musa Çitil’i açıkça hedef gösterdiğini savunarak Kanbal’ın paylaşımında Musa Çitil’i, Musa Orhan ile ilişkilendirilerek Çitil’in onur ve saygınlığı zedelediğini iddia etti. Savcı, Kanbal’ın “kamu görevlisine hakaret” suçundan değil “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçundan cezalandırılmasını istedi.Kanbal’ın avukatı Erdal Kuzu, esas hakkındaki mütalaya katılmadıklarını belirterek savunma için ek süre talep etti ve Müşteki Musa Çitil’in bizzat mahkemeye gelerek katılma talebine ilişkin beyanda bulunmasını istedi. Kuzu, daha mahkemeye beyanlarını ve belgelerini sunmadan savcının esas hakkında mütalaa vermesine tepki gösterdi ve “Savcı müştekinin avukatı gibi hareket etmiş. İddianameyi kes-kopyala-yapıştır yapmış. Beyanlarımızı, delillerimizi sunmadan mütalaa verdi” dedi. Gazeteci Kanbal da esas hakkındaki mütalaaya katılmadığını belirterek, süre talep etti.Kısa bir aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme, Musa Çitil'in katılma talebini kabul etti. Mahkeme, Kanbal ve avukatının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamaları için ek süre vererek davayı erteledi.
Ne olmuştu?
Gazeteci Kanbal’ın kendisini hedef gösterdiğini öne süren Korgeneral Musa Çitil'in şikayetçi olması üzerine soruşturma açan Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı, hazırladığı iddianameyi 6 Temmuz 2021’de tamamladı. Gazeteci Kanbal’a “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” ve “kamu görevlisine karşı hakaret” suçlamalarının yöneltildiği iddianamede Kanbal'ın röportajın Musa Çitil'le ilgili bölümünü sosyal medya hesabından paylaşması suçlamalara delil olarak gösterildi. İddianamede Kanbal'ın yanı sıra Eren Keskin ve Artı Gerçek muhabiri Yağmur Kaya hakkında açılan soruşturmaların tefrik edildiği de belirtiliyor. Gazeteci Kanbal, Eren Keskin’in verdiği mülakatta yer alan “Yıllar önce Musa Orhan’dan önce bir Musa Çitil vardı. 90’lı yıllarda Mardin’de komutandı. Ş.E ye cinsel saldırıdan, tutuksuz yargılandı, beraat etti. Yıllar sonra Diyarbakır Sur’da komutandı" ifadelerini alıntılayarak, “Bu tavrı, korumacılığı anlamak için Eren Keskin'in işaret ettiği yere bakılmalı” yorumuyla Twitter hesabında paylaşmıştı.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.
