Duruşma Haberleri

Yeniden görülen Özgürlükçü Demokrasi Davası’nda bilirkişi raporu bekleniyor

Yeniden görülen Özgürlükçü Demokrasi Davası’nda bilirkişi raporu bekleniyor
ELİF AKGÜL*
Yedi kişinin yeniden yargılandığı Özgürlükçü Demokrasi Davası, bir önceki celsede istenen fakat halen gelmeyen bilirkişi raporu için ertelendi. İhsan Yaşar, İshak Yasul, Mehmet Ali Çelebi, Mizgin Fendik, Pınar Tarlak, Reyhan Hacıoğlu ve Hicran Urun’un “Özgürlükçü Demokrasi Davası” kapsamında “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “terör örgütlerinin yayınlarını basmak veya yayınlamak”, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek”, “terör örgütü propagandası yapmak” ve “suçu ve suçluyu övmek” suçlamalarıyla yeniden yargılandıkları davanın yedinci duruşması 22 Mart’ta İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya yalnızca bir kısım sanıklar müdafii Özcan Kılıç katıldı. Bir önceki duruşmada mahkeme, Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin “terör örgütü çıkarları doğrultusunda faaliyet yürütüp yürütmediğine” ilişkin bilirkişi raporu hazırlanmasına karar vermişti.  Mahkeme başkanı, raporun henüz dosyaya gelmediğini duruşma tutanağına geçirdi. Davanın başlamasından bu yana beş yıl geçtiğini belirten Av. Kılıç, müvekkilleri hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.  Yurt dışı yasağının kaldırılması talebini reddeden mahkeme, bilirkişi raporunun beklenmesine karar vererek davayı 12 Haziran’a erteledi.

Ne olmuştu?

28 Mart’ta Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ve Gün Matbaası’na polis baskını düzenlendi. Baskın sırasında ve ertesi günlerde düzenlenen ev baskınlarında aralarında Özgürlükçü Demokrasi ve Gün Matbaası’ndan çok sayıda gazeteci ve çalışan gözaltına alındı. İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, savcı Uygur Kaan Arısoy’un hazırladığı ve gazete çalışanlarına `silahlı terör örgütü üyeliği”, “terör örgütlerinin yayınlarını basmak veya yayımlamak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamalarını yönelttiği iddianameyi kabul etti. Özgürlükçü Demokrasi, 8 Temmuz 2018’de Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamındaki 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatıldı. Aynı kararnameyle Halkın Nabzı ve Welat gazeteleri ile Avantaj TV de kapatılmıştı. İlk yargılamada mahkeme, gazeteciler Hicran Urun, Reyhan Hacıoğlu ve İshak Yasul’a “örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmek” suçundan ayrı ayrı 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası; Yasul’a ayrıca “örgüt propagandası” suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası; Mehmet Ali Çelebi’ye “örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmek” suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezası vermiş, gazetenin İmtiyaz Sahibi İhsan Yaşar’a da “silah bulundurmaktan” 10 ay hapis cezası verip, cezayı 500 TL adli para cezasına çevirmişti. Mahkeme, Pınar Tarlak, Ramazan Sola ve Mizgin Fendik’in ise tüm suçlamalardan beraatine karar vermişti. İstinaf mahkemesi, Mart ayında verdiği kararında gazetecilere verilen cezaları “yetersiz” bulmuş, Mizgin Fendik ve Pınar Tarlak hakkında verilen beraat kararlarını da bozarak dosyayı yeniden İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti. *Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.